Büyük İskender - Pers İmparatorluğunun Sonu ( 2. Bölüm)
İzmir tarihini bilenler geçmişte aslında burada iki ayrı kentin olduğunu da bilirler. Birisi Smyrna olarak bilinen ve Tepekule olarak anılan bugünkü Bayraklı bölgesidir.
Burası eski yerleşim yeridir.
Diğeri ise Kadifekale olarak bilinen tepededir. İşte buradaki yeni şehrin kuruluşu İskender'e atfedilir.
Rivayet odur ki; İskender Ege kıyılarında ilerlerken buraya gelmiştir. Ve bugün Kadifekale'nin yamacında yer alan Agora'da halen de akan çeşmenin yanında bulunan çınar ağaçlarının altında uyuya kalmıştır. Rüyasında iki Nemesis (öç meleği) gelmiş ve buraya bir kent inşa etmesini söylemişlerdir. Bu hikayenin devamı var ama kısaca İskender uyandıktan sonra denileni yapmış ve yeni kenti buraya inşa etmiştir.
Bu bilgi kesin değildir ama Romalılar bile bu rivayete inanmış olacak ki, Nemesislerin İskender'e göründükleri anı resmeden sikke basarlar.
Paranın üzerinde resim basılması konusuna gelmişken, geniş bir coğrafyada kendini kral olarak sürekli hatırlatmak amacı ile paraların üzerine resim basılması uygulamasını getiren ilk kişi de yine İskender'dir. Medyatik olmanın ilk örneğidir bu bir yerde.
Neyse biz kaldığımız yere dönelim.
İskender 20 yaşına gelmiştir, bu esnada yaşanan bir kaç savaşta da askeri yeteneklerini göstermiş ve ordunun güvenini kazanmıştır.
Ancak ne taht yolu kısa, ne de babası ile arası iyidir. Babası zaten annesinden ayrılmış ve başka bir kadın ile evlenmiştir.
Bu esnada kimin yaptırdığı tam olarak belli olmayan bir suikast İskender'in önünü açar. Babası bir şölen sırasında öldürülür ve İskender de hemen orada toplanan Makedon ileri gelenleri tarafından kral ilan edilir.
Onun kral olmasını istemeyenler vardır elbet ama bu onların son istekleri olur. İskender hepsini ortadan kaldırır. Sonra babasının hakimiyetini kabul ettirdiği Yunan devletleri ayaklanmaya başlar. İskender onları da dize getirir. Ama O'nun hedefleri sadece bunlar değildir.
Ordusunu toparlar ve babasının da hedefi olan Pers İmparatorluğu üzerine yürür. Ayrıldığı Makedonya'yı bir daha göremeyecek, O'nun gördüğü yerleri ise bir daha hiçbir kral göremeyecektir.
Anadolu’ya geçer. Persleri 3 meydan savaşında da yenerek bu imparatorluğu sona erdirir. Bu savaşların ikisi bugün ülkemiz toprakları içerisinde kalır. İlki Çanakkale Biga çayı yakınındaki savaş olan Granikos savaşıdır. Burada Persleri yendikten sonra Anadolu’nun kapıları O'na açılır. Önünde ilk hedefi hikayeleri ile büyüdüğü Truva şehrindeki Aşil'in mezarına gitmektir. Söylenceye göre kendi mızrak ve kalkanını mezara koyar ve Aşil'inkileri de kendi alır. Sonra güneye iner ve buraları ele geçirir.
Sonrasında Gordion olarak bilinen bugünkü Sakarya bölgesine gelir.
Burada bir düğüm vardır. İnanışa göre her kim ki bu düğümü çözer, o kişi Asya’nın hakimi olacaktır.
Kehanetlere düşkün olan İskender bu kehaneti de bilir. Buraya gelir ve düğümü çözmek için uğraşır. Bakar ki düğümü normal yoldan çözmek mümkün değil O da kılıcını kaldırır ve düğüme indirir ve bu şekilde çözer.
İnanışa göre Asya’nın hakimi artık O olacaktır.
Ama Persler halen güçlü bir rakip olarak önlerinde yer almaktadır. Perslerin kralı Darius komutanlarının halledemedigi işi büyük bir ordu toplayarak kendisi çözmek için yola çıkar.
İki ordu birbirine doğru ilerler. Birisi şimdiki Adana Yumurtalık bölgesinden ķıyıyı izleyerek doğuya doğru giderken diğeri İskenderun'un iç kısımlarından denize uzak şekilde batıya ilerler. Her iki tarafın gözcüleri de birbirini farketmez ve yakın bir şekilde birbirlerinin yanından geçerler. Sonra durumu farkederler ve bu sefer Persler doğuya ilerlerken Makedonlar batıya yönelir.
Her iki ordu bugünkü İskenderun ile Dörtyol arasında kalan İssos denilen bölgede karşılaşır.
Savaş için garip bir düzendirler. Persler savaş meydanının batısında sanki Yunan anakarasını savunacakmış gibi dururken İskender'in ordusunun da sırtı Pers ülkesine dönüktür.
Bu savaşın adı İssos'tur. Kendinden daha kalabalık olan Pers ordusunu İskender yener ve Darius savaş meydanından geride hazinesi ile beraber eşi, annesi ve kızını da bırakır kaçar. Bir imparator için büyük bir utanç ve hazin bir durum. Ama zaman gösterecektir ki Darius'un ailesi İskender'in yanında, O'nun yanında olacağından daha güvende olacaktır.
Gordion'da düğüme inen kılıç bu sefer İssos'ta savaş meydanına inmiş ve artık Asyanın ve hatta Mısır'ın kapıları yeni efendisine açılmıştır.
İskender Mısır 'a kadar ilerler. Burayı da ele geçirir ve kurduğu kentlere burada bir yenisini ve en ünlüsünü ekler. Bu kent ilerde biliminde merkezi olacak olan İskenderiye kentidir.
Mısır artık yaklaşık 300 yıl sürecek ve Kleopatra'nın son hükümdar olduğu Makedon hakimiyetine girecektir.
Mısır’da bir kehanet merkezi vardır. İskender buraya gelir. Bundan sonra başarılı olup olmayacağı ve başka konuları rahiplere danışır. Rahipler O'nun başarılı olacağını söyler. Hatta yanında bulunanlara göre O'nun tanrı oğlu olduğunu da söylerler. Ammon-Zeus yani Mısır tanrısı Ammon Ra ile Yunan tanrısı Zeus’un birleşimi. Kültürel anlamda kurmaya çalıştığı birlik bir yerde dinsel açıdan da bu şekilde sağlanmaktadır.
Burası İskender'in son durağı değildir. Halen Pers İmparatorluğu ayaktadır. O da son düellosu için yeniden Perslere döner.
Oliver Stone'un 2004 yılında yaptığı Alexander filminin giriş kısmı İskender'in Persler ile yaptığı bu son savaş ile başlar. Savaşın adı Gaugamela'dır.
Darius savaş öncesi İskender ile müzakereyi dener. Ailesi karşılığı İskender'e para ödeyecek ve Fırat nehri hudut çizilerek batısı Makedonya'ya ait olacaktır. İskender'in babasının da generali olan ve son derece tecrübeli Parmenion " Yerinde olsam bu teklifi kabul ederdim" diye İskender'e öğüt verir.
O'nun verdiği cevap ise kişiliğini yansıtır şekildedir. "Şayet Parmenion olsa idim, ben de kabul ederdim".
Persler ile son savaş yapılır. Ordusu kat ve kat kalabalık olan Darius yine İskender'in bizzat başında bulunduğu süvari saldırısına dayanamaz ve ordusunun geri kalanı savaşırken kendisi savaş meydanından kaçar. Kral bile olsanız düşenin dostu kalmaz. Darius ta kendi adamları tarafından öldürülür ve İskender'e teslim edilir.
Yunan devletleri, Anadolu, Mısır ve nihayet Pers diyarı, hepsi ele geçirilmiştir.
Ancak İskender'i ele geçiren duygu bunlar ile yetinmez, O' nun istediği başka bir şeydir.
Gerisi son yazımıza
................................
Not: 3. bölüme aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
http://merakliyazilar.blogspot.com/2017/12/buyuk-iskender-dunyann-sonuna-yolculuk.html
Burası eski yerleşim yeridir.
Diğeri ise Kadifekale olarak bilinen tepededir. İşte buradaki yeni şehrin kuruluşu İskender'e atfedilir.
Rivayet odur ki; İskender Ege kıyılarında ilerlerken buraya gelmiştir. Ve bugün Kadifekale'nin yamacında yer alan Agora'da halen de akan çeşmenin yanında bulunan çınar ağaçlarının altında uyuya kalmıştır. Rüyasında iki Nemesis (öç meleği) gelmiş ve buraya bir kent inşa etmesini söylemişlerdir. Bu hikayenin devamı var ama kısaca İskender uyandıktan sonra denileni yapmış ve yeni kenti buraya inşa etmiştir.
Bu bilgi kesin değildir ama Romalılar bile bu rivayete inanmış olacak ki, Nemesislerin İskender'e göründükleri anı resmeden sikke basarlar.
Paranın üzerinde resim basılması konusuna gelmişken, geniş bir coğrafyada kendini kral olarak sürekli hatırlatmak amacı ile paraların üzerine resim basılması uygulamasını getiren ilk kişi de yine İskender'dir. Medyatik olmanın ilk örneğidir bu bir yerde.
Neyse biz kaldığımız yere dönelim.
İskender 20 yaşına gelmiştir, bu esnada yaşanan bir kaç savaşta da askeri yeteneklerini göstermiş ve ordunun güvenini kazanmıştır.
Ancak ne taht yolu kısa, ne de babası ile arası iyidir. Babası zaten annesinden ayrılmış ve başka bir kadın ile evlenmiştir.
Bu esnada kimin yaptırdığı tam olarak belli olmayan bir suikast İskender'in önünü açar. Babası bir şölen sırasında öldürülür ve İskender de hemen orada toplanan Makedon ileri gelenleri tarafından kral ilan edilir.
Onun kral olmasını istemeyenler vardır elbet ama bu onların son istekleri olur. İskender hepsini ortadan kaldırır. Sonra babasının hakimiyetini kabul ettirdiği Yunan devletleri ayaklanmaya başlar. İskender onları da dize getirir. Ama O'nun hedefleri sadece bunlar değildir.
Ordusunu toparlar ve babasının da hedefi olan Pers İmparatorluğu üzerine yürür. Ayrıldığı Makedonya'yı bir daha göremeyecek, O'nun gördüğü yerleri ise bir daha hiçbir kral göremeyecektir.
Anadolu’ya geçer. Persleri 3 meydan savaşında da yenerek bu imparatorluğu sona erdirir. Bu savaşların ikisi bugün ülkemiz toprakları içerisinde kalır. İlki Çanakkale Biga çayı yakınındaki savaş olan Granikos savaşıdır. Burada Persleri yendikten sonra Anadolu’nun kapıları O'na açılır. Önünde ilk hedefi hikayeleri ile büyüdüğü Truva şehrindeki Aşil'in mezarına gitmektir. Söylenceye göre kendi mızrak ve kalkanını mezara koyar ve Aşil'inkileri de kendi alır. Sonra güneye iner ve buraları ele geçirir.
Sonrasında Gordion olarak bilinen bugünkü Sakarya bölgesine gelir.
Burada bir düğüm vardır. İnanışa göre her kim ki bu düğümü çözer, o kişi Asya’nın hakimi olacaktır.
Kehanetlere düşkün olan İskender bu kehaneti de bilir. Buraya gelir ve düğümü çözmek için uğraşır. Bakar ki düğümü normal yoldan çözmek mümkün değil O da kılıcını kaldırır ve düğüme indirir ve bu şekilde çözer.
İnanışa göre Asya’nın hakimi artık O olacaktır.
Ama Persler halen güçlü bir rakip olarak önlerinde yer almaktadır. Perslerin kralı Darius komutanlarının halledemedigi işi büyük bir ordu toplayarak kendisi çözmek için yola çıkar.
İki ordu birbirine doğru ilerler. Birisi şimdiki Adana Yumurtalık bölgesinden ķıyıyı izleyerek doğuya doğru giderken diğeri İskenderun'un iç kısımlarından denize uzak şekilde batıya ilerler. Her iki tarafın gözcüleri de birbirini farketmez ve yakın bir şekilde birbirlerinin yanından geçerler. Sonra durumu farkederler ve bu sefer Persler doğuya ilerlerken Makedonlar batıya yönelir.
Her iki ordu bugünkü İskenderun ile Dörtyol arasında kalan İssos denilen bölgede karşılaşır.
Savaş için garip bir düzendirler. Persler savaş meydanının batısında sanki Yunan anakarasını savunacakmış gibi dururken İskender'in ordusunun da sırtı Pers ülkesine dönüktür.
Bu savaşın adı İssos'tur. Kendinden daha kalabalık olan Pers ordusunu İskender yener ve Darius savaş meydanından geride hazinesi ile beraber eşi, annesi ve kızını da bırakır kaçar. Bir imparator için büyük bir utanç ve hazin bir durum. Ama zaman gösterecektir ki Darius'un ailesi İskender'in yanında, O'nun yanında olacağından daha güvende olacaktır.
Gordion'da düğüme inen kılıç bu sefer İssos'ta savaş meydanına inmiş ve artık Asyanın ve hatta Mısır'ın kapıları yeni efendisine açılmıştır.
İskender Mısır 'a kadar ilerler. Burayı da ele geçirir ve kurduğu kentlere burada bir yenisini ve en ünlüsünü ekler. Bu kent ilerde biliminde merkezi olacak olan İskenderiye kentidir.
Mısır artık yaklaşık 300 yıl sürecek ve Kleopatra'nın son hükümdar olduğu Makedon hakimiyetine girecektir.
Mısır’da bir kehanet merkezi vardır. İskender buraya gelir. Bundan sonra başarılı olup olmayacağı ve başka konuları rahiplere danışır. Rahipler O'nun başarılı olacağını söyler. Hatta yanında bulunanlara göre O'nun tanrı oğlu olduğunu da söylerler. Ammon-Zeus yani Mısır tanrısı Ammon Ra ile Yunan tanrısı Zeus’un birleşimi. Kültürel anlamda kurmaya çalıştığı birlik bir yerde dinsel açıdan da bu şekilde sağlanmaktadır.
Burası İskender'in son durağı değildir. Halen Pers İmparatorluğu ayaktadır. O da son düellosu için yeniden Perslere döner.
Oliver Stone'un 2004 yılında yaptığı Alexander filminin giriş kısmı İskender'in Persler ile yaptığı bu son savaş ile başlar. Savaşın adı Gaugamela'dır.
Darius savaş öncesi İskender ile müzakereyi dener. Ailesi karşılığı İskender'e para ödeyecek ve Fırat nehri hudut çizilerek batısı Makedonya'ya ait olacaktır. İskender'in babasının da generali olan ve son derece tecrübeli Parmenion " Yerinde olsam bu teklifi kabul ederdim" diye İskender'e öğüt verir.
O'nun verdiği cevap ise kişiliğini yansıtır şekildedir. "Şayet Parmenion olsa idim, ben de kabul ederdim".
Persler ile son savaş yapılır. Ordusu kat ve kat kalabalık olan Darius yine İskender'in bizzat başında bulunduğu süvari saldırısına dayanamaz ve ordusunun geri kalanı savaşırken kendisi savaş meydanından kaçar. Kral bile olsanız düşenin dostu kalmaz. Darius ta kendi adamları tarafından öldürülür ve İskender'e teslim edilir.
Yunan devletleri, Anadolu, Mısır ve nihayet Pers diyarı, hepsi ele geçirilmiştir.
Ancak İskender'i ele geçiren duygu bunlar ile yetinmez, O' nun istediği başka bir şeydir.
Gerisi son yazımıza
................................
Not: 3. bölüme aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
http://merakliyazilar.blogspot.com/2017/12/buyuk-iskender-dunyann-sonuna-yolculuk.html
Bekir Bey çok güzel ve yalın anlatmışsınız. . Ellerinize sağlık. .. 👍
YanıtlaSil